Sapla Samanı Ayırmak

İtfaiyeciler

İnternette bilgi aramanın, yangın hortumundan su içmeye çalışmaya benzediği söylenir.

Hepimiz biliriz ki internette herkesin bedava ve her zaman ulaşabileceği muazzam bir bilgi yığını mevcuttur. İnternet o kadar hızlı büyümektedir ki, internete her girdiğinizde o güne kadar yazılı tarihte mevcut en büyük bilgi birikiminin içine girmiş olursunuz. İnternetteki bilginin her ay %5 oranında büyüdüğü varsayılmaktadır(1). Peki, internette iyi bilgi ile kötü bilgiyi nasıl ayıracağız?

İnternet üzerinde yaptığınız bir aramanın sonucunda bir yığın sonuç ile karşılaşırsınız. Bu sonuçları değerlendirmek ise kolay değildir. Peki, aramanız sonucunda ulaştığınız bir web sayfasının size kaliteli bir bilgi sunup sunmadığını nasıl anlarsınız? Bu yazıda sizlere internette rastladığınız web sayfalarının bilimsel kalitesi hakkında bir fikir edinmenizi sağlayacak bazı yardımcı bilgiler vermek istiyorum.

Bir web sitesindeki bilgilerin doğruluğunu değerlendirebilmek için kullanabileceğimiz araçları üç kategoride ele alacağız. İlk önce web sitesinin sunum stili ile ilgili herkesin değerlendirebileceği bazı ana kurallara bakacağız. Daha sonra size web sitesi hakkında ek bilgiler sağlayabilecek bazı yazılımlardan bahsedeceğiz. En son olarak, araştırmalarınız sırasında önünüze gelecek her konuda kullanabileceğiniz “Sözde Bilimi Yakalama Kılavuzu” üzerinden geçeceğiz.

1) Sunum Stili:

Web siteleri sözkonusu olunca, ‘kapağına bakarak kitap seçme’nin anlamlı olduğu bir durumla karşılaşırsınız. İnternet üzerinde isteyen herkes bir web sitesi açabilir. Arkalarında geniş bir editör ve araştırıcı kadrosu bulunduranlar gruplar da, tek başına hareket eden kişiler de internette eşit şekilde yer alabilirler. Bu web siteleri büyük kapsamlı ve şık sunum stillerine sahip olabilirler. Üniversitelerin sayfaları, bilimsel yayınlar ya da büyük alışveriş siteleri size kaliteli bir sunum sağlayabilirler. Sunumun kalitesi sizi yanıltmasın. En kaliteli sunum stiline sahip web sitesinde bile ‘bilimsel’ bir makale ile ‘bilimselmiş gibi gözüken’ bir makale arasında, size ipucu verecek bazı farklılıklar vardır. En sıklıkla ipuçları, makale sonundaki kaynakça yani referanslarda gizlidir. Eğer makalede bilimsel bazı konular var ama makale sonunda bir kaynakça (referans) listesi yoksa, büyük ihtimalle konuya ilgi duymuş bir kişinin kaleme aldığı ve olasılıkla bu kişinin şahsi yorumunu da içerebilecek bir makale okuyorsunuzdur. Bu durumda, konu edilen bilimsel çalışmanın aslını bularak onu okumaya çalışmalısınız. Eğer okuduğunuz yazının sonunda bir kaynakça mevcut değilse, bu sizin için bir sinyaldir; zira okuduğunuz şey büyük ihtimalle bilimsel bir makale değildir. Referansları yoksa o makaleden vazgeçin ve araştırmanıza devam edin. Referansların olmaması, illa ki okuduğunuz makalenin kötü olduğu anlamına gelmez, sadece bu konuda bir yerlerde daha iyi yazılar da olabileceğini gösterir.

Makale sonunda bir referans listesi varsa dahi, bilin ki içeriklerine ‘bilimsel’ bir hava vermeye çalışan makaleler de referanslar listelerler. Bu durumda verilen referanslara dikkatli bakmanız gerekir. Özellikle kendi yazılarına referans veren kişilerden sakınmak uygun olacaktır. Ayrıca referansların kendileri incelendiğinde okuduğunuz yazıdaki ifadelerin orada yer almadığını ya da yorum katıldığını görebilirsiniz. Bu nedenle referansların neler olduklarına dikkat edilmelidir. Bu referanslar gerçek bilim dergilerinde yayınlanmış makaleler midir, yoksa özellikle bazı konuların reklamını yapmak üzere kurulmuş dergilerde mi yayınlanmışlardır?

saglik

163 milyon sayfa bulundu…

Pek çok Google araması, size kaliteli sunuma sahip güzel bir site yerine, ne olduğunu anlayamadığınız siteler de çıkartabilir. Diyelim ki bir üniversite profesörü üniversitesinin sunucusunda ufak bir websitesi açmış ve bilimsel araştırmalarından burada bahsediyor. Bu cins web siteleri, profesyonel bir tasarımcının elinden çıkmadıkları için sıklıkla çok kötü bir görünüme sahiptir. Bunun yanı sıra elbette tek başına kendisinin düşüncelerini yaymak isteyen bir kişi de şahsi çabası ile kötü tasarımlı bir web sitesi oluşturabilir. Peki, bir delinin yaptığı amatör web sitesi ile bir bilim insanının yaptığı amatör bir web sitesini birbirinden nasıl ayırt edeceğiz?

Bir bilim insanı, yaptığı bilimsel yayınlardan edindiği tecrübe sonucu, sahip olduğu web sitesindeki ifadelerinin arkasındaki referansları çoğunlukla verir. Gerçek bir araştırmacı, sözlerinin ciddiye alınması için bunların arkasındaki referansları vermesi gerektiğini bilir. Oysa akademik olmayan kişiler ya hiç referans vermez, ya kendi kendilerini refere eder, ya da herkesin bildiği Einstein gibi ünlü isimlere belirsiz göndermeler yaparlar. Web sitesindeki dilbilgisi hataları da sitedeki bilgi içeriği hakkında karar vermenize yardımcı olur. Kötü bir dille yazılmış, dilbilgisi hataları ile dolu bir sayfaya bakıyorsanız; büyük ihtimalle bilimsel içeriği olmayan bir sayfadasınızdır. Bu siteyi hazırlayan kişinin izole bir hayat yaşıyor olması ve yazdıklarını kontrol edecek arkadaşlara sahip olmaması ihtimal dahilindedir. Bir akademisyenin web sayfası ise, sık sık öğrencileri ve çalışma arkadaşları tarafından ziyaret edildiği için yazım hataları açısından daha düzgündür. Dilbilgisi hatalarına karşı uyanık olun.

venn

Dikkat ederseniz hep ‘yazarın’ kim olduğu ile ilgileniyoruz. Eğer bir makalenin yazarı belli değil ise, zaten bu yazıya değer vermeyin. Makalenin yazarı belli ve bu bir haberci ise, yukarıda da bahsettiğimiz gibi yazıya kaynak olan araştırmacının ismini bu yazı içinde aramanız gerekir. Eğer bu kişi saygın bir araştırmacı ise benzer konularda bilimsel yayınları olması beklenir ve ismini Google Scholar ya da PubMed gibi bilimsel makale taraması yapan yerlere yazdığınızda bunlarla karşılaşırsınız. Elbette ki bu tek başına birşey ifade etmez, ancak kritik bir bakış açısı ile yaklaşan okurlar için hakemli bilimsel dergilerde yazılar yayınlamış bir kişinin, yayınları olmayan bir kişiye nazaran daha avantajlı olduğu açıktır. Dikkat edin, bu araştırmalarınız sırasında hakemli bilimsel dergilerindeki sonuçlar geldiği gibi ‘bilimsel takılan’, ama aslında bilim dergisi olmayan bazı dergilerdeki sonuçlar da listelenebilir. Sonuçlar arasında çeşitli kitaplar da gelecektir, oysa hakemli dergilerin aksine bir kitabın yayınlanmadan önce bilimsel bir kontrolden geçmesi mecburi değildir. Bu sebeple sözü geçen yayınların gerçekten bilimsel bir yapısı olup olmadığını dikkatle araştırmanız gerekir. Eğer ulaştığınız kaynaklar size biraz bilgi verdikten sonra sizden para istiyorsa bu durumda sözkonusu internet sayfasını fikir edinebilmek için özenle inceleyin. Eğer burası bilimsel ve ücretli bir yayının sayfası ise, bu cins sayfalarda sıklıkla üniversitelerin ya da öğretim üyelerinin isim ve şifre ile ulaşımı için tahsis edilmiş bir şifre ya da kod girilecek alanı vardır. Eğer burası bir ticari site ise amaç büyük ihtimalle size çeşitli ‘sırları’ ve saire kurgu ürünü sözde bilgileri öğrenebilmeniz için satın alabileceğiniz bir medyayı (kitap, CD, DVD vb) satmaya çalışmaktır. Bu cins web sayfalarından alacağınız şey, büyük olasılıkla çöptür.

Web sitesinin ismi de size bir uyarı verebilir. ‘saglikliyasamyolu.com’ ya da ‘uzunyasaminsirri.net’ gibi iddialı isme sahip bir web sitesinden alacağınız bilgiye çok dikkat etmelisiniz. Dürüst bilimsel bilgiler yayınlamanın normal yolu bu değildir. Web sitesinin ismi gerçekten mevcut bir organizasyonun, bir akademik bir oluşumun ya da bir yayının ismini taşımalı, dikkat çekmek üzere biraraya getirilmiş kelimelerden oluşmamalıdır.

2) Yardımcı yazılımlar:

Keşke yaptığımız Google araştırmalarında çıkan sonuçların karşısında ne kadarının bilimsel açıdan uygun, ne kadarının çöp olduğunu gösteren işaretler ye da uyarılar olsaydı. Ne yazık ki bu konuda basit bir çözüm henüz bulunamadı. İngilizce yayınlar için belli bir başarı oranıyla kullanılabilecek bazı araçlar var. Örneğin ‘www.quackometer.net’ ya da ‘www.wot.com’ gibi siteler bu amaçla belli bir ölçüde kullanılabilir. ‘skeptools.com’ sitesi de bu konuda faydalı bir kaynaktır. İlginçtir ki, iyi niyetli olmayan bir web sitesi işleticisi, iyi niyetli olduğu konusunda kişileri ikna edebilmek için sıklıkla bazı güvenlik sertifikaları alarak sitesine koyar. Bir sitenin alışveriş için güvenli olması, o sitedeki bilginin doğru ve güvenilir olduğu anlamına gelmez. Bir web sitesinde gördüğünüz güvenlik sertifikası logosu tek başına hiçbir şey ifade etmez ve kesinlikle bu sitelerden alacağınız bilginin mutlaka iyi olduğunu düşünmeyin.

ChineseMedecine

3) Sözde bilimi nasıl farkederiz?

Aşağıdaki uyarı sinyalleri tek başına birşey ifade etmeyebilir ama sözde bilim sitelerinin ortak özellikleridirler ve size dikkatli olmanız gerektiğini işaret edebilirler:

  • Eski bilgiler, kadim uygarlıklar, eski insanların bunları bildikleri ya da bu bilginin zamanın testinden geçtiğine dair ifadeler. Bir iddianın doğru mu yanlış mı olduğunu anlamak için onun doğru olup olmadığını araştırırız, eski insanların buna inanıp inanmadıklarını değil.
  • Bilginin belli amaçlarla halktan gizlendiği iddiası. Bunu daha önce neden duymadığınız sorusunu berteraf edebilmek için bulunmuş bir numaradır. Birisinin bunu bilmenizi istemediği iddia edilir veya doktorların size bunları söylemedikleri belirtilir.
  • Gerçek olamayacak kadar güzel bir şey, büyük ihtimalle zaten gerçek değildir. Karmaşık problemlere mucizevi kolay çözümler, her zaman şüphecilikle karşılanmalıdır.
  • Bulduğunuz web sitesi bir fikir ya da ürünün reklamı veya satışı için mi kurulmuş? Eğer öyle ise aslında orada ‘bilimsel’ bir yayın yerine ‘araştırma raporu’ kisvesi altında bir satış broşürü okumaktasınız.
  • İlham kaynağı olarak bilinen, büyük bilim insanlarını gösteren web sitelerinden uzak durun. Albert Einstein, Nicolai Tesla ve Stephen Hawking bu amaçla sıklıkla kullanılan isimlerdir. Gerçek bilimsel araştırmalarda ise saha çalışmalarını yürüten bilim insanlarının isimlerini görürüz ve bu kişilerin ismini genellikle duymamışızdır. Ünlü ve büyük bilim insanlarının isimleri satış ve ikna amaçlı olarak sıklıkla kullanılır.
  • Doğallık safsatasına her zaman dikkat edin. Eğer bir web sitesi ‘tamamen doğal’, organik, yeşil, sürdürülebilir, holistik ya da  günümüz eğilimlerine uygun bunlara benzer pazarlama terimlerini öne sürüyorsa, sitede okuduğunuz şeyler büyük olasılıkla bilimsel gözükmeye çalışan bilim dışı ifadelerdir.
  • Okuduğunuz makale genel dünya anlayışımız ve kavrayışımız ile uyumlu mu? Yoksa ‘devrim niteliğinde’ bir yenilik mi öne sürülüyor? ‘Bedava enerji’, ‘üstün sağlık’ gibi herkesin istediği, ama gerçekte mevcut olmayan şeyler mi pazarlanıyor? Dikkatli olun.
  • Unutmayın, gerçek bilimsel bir araştırma, her zaman kendisinin zayıf yönlerini ve çatışan hususları belirtir. Sözde bilim makaleleri bu konulara hiç girmez, her şey tozpembedir. Örneğin bir web sitesi’ tüm bilim insanlarının ve uzmanların bu yeni buluşu desteklediklerini’ bildiriyorsa, bilimsel olmayan bir saçmalık okuyorsunuzdur.
  • Devrim: Bilimsel arenada ‘devrim’ sözcüğü bir anlam ifade etmez. ‘Bilim insanları şaşkın’ ya da ‘Bunları bilmenizi istemiyorlar’ gibi cümleler de anlamsızdır. Eğer web sitesi herhangi bir bilimsel konuda devrim yapıldığını iddia ediyorsa, neredeyse kesin olarak söyleyebiliriz ki bilimden uzak, sizi aldatıcı bir yerdesiniz.
  • Ego: Web sitesi sahibi kendini övüyor, nasıl iyi bir düşünür olduğundan bahsediyor, IQ’sunun kaç olduğu gibi bilgileri sıralıyorsa o web sitesinden uzaklaşın.
  • Tüm sorunları çözdüğünü iddia eden bir web sitesinden uzak durun. Yeni bir teori geliştirerek mevcut tüm sorunları çözmüş olduğunu iddia eden kişi elbette ki sizi aldatmaya çalışıyordur.

İşte liste böyle. Tam olduğu ya da mükemmel olduğu iddia edilemez ama bir web sitesindeki bilginin kalitesini değerlendirebilmek için bizlere bir başlangıç noktası sunuyor. En azından kaliteli bilgiye ulaşmanın ne kadar zor olduğunu bize anlatıyor. Neden bu kadar fazla sayıda kişinin garip şeylere inanabildiğini bize gösteriyor. Kötü bilgiyi satmak kolaydır, ama kötü olduğunu anlamak o kadar kolay olmayabilir.

—————-

Resimler: wikimedia commons

1. Referans ve ayrıntılı okuma listesi için bkz Dunning, B. “How to Tell a Good Website from a Crap Website.” Skeptoid Podcast. Skeptoid Media, Inc., 13 Nov 2012. Web. 9 Jan 2013. <http://skeptoid.com/episodes/4336&gt;

Not: Bu yazı, Brian Dunning tarafından hazırlanan ‘Skeptoid’ isimli podcast serilerinin 4336.sı temel alınarak hazırlanmıştır. Eser sahibi Brian Dunning’e, bu bilgileri Yalansavar üzerinden paylaşmamıza izin verdiği için teşekkür ederiz.

Note to readers: This article is created using translated material from episode 4336 of the podcast series ‘Skeptoid’ by Brian Dunning. Skeptoid is a weekly science podcast dedicated to furthering knowledge by blasting away the widespread pseudosciences that infect popular culture, and replacing them with way cooler reality. We thank Mr Dunning for letting us translate and publish this episode in Yalansavar. Mr Dunning can be reached at at http://skeptoid.com.

About ilkay

Diş hekimi, yüksek öğretim kuruluşlarında yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışıyor.

5 Yanıt to “Sapla Samanı Ayırmak”

  1. bu ayrım çok zor en kolayı inanmamak bence (: bilinen bir kurumun remi sitesi değilse tabiki

    Beğen

    • Yorumunuz için teşekkürler.

      Maalesef Türkiye’de bunlardan bile emin olamıyoruz. Buyrun size ‘bir bilim kurumunun’ piramitlerle ilgili yalan yanlış bilgileri aktaran ‘resmi’ sitesinden bir bölüm:

      http://www.gislab.ktu.edu.tr/gisfaaliyet/piramitlerhk.htm

      Liked by 1 kişi

      • Ahmet Alegöz 09 Ocak 2013 16:10

        Vay be; koskoca Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin resmi web sitesindeki makaleye bakın!
        Teşekkürler Serdar Bey.

        Beğen

      • ilkayuzun 10 Ocak 2013 09:37

        Referans kontrolünün ne kadar önemli olduğuna bir örnek daha vermiş Serdar Bey. Site resmi olmasına resmi, ama makalede hiç referans yok. Oysa gerçek bir araştırmacı, sözlerinin ciddiye alınması için bunların arkasındaki referansları vermesi gerektiğini bilir. Özellikle bu kadar olağanüstü iddiaları var ise.

        Liked by 1 kişi

  2. Reblogged this on Eyyüp AYDIN and commented:
    ara sıra okunmalı.

    Beğen