Aşı Günlükleri

Aile albümümüzde beni en çok etkileyen fotoğraflardan biri, anneannemin 1940’lardan kalma eski bir fotoğrafıydı. Eski, soluk kenarları kıvrık fotoğrafta genç, zayıf bir kadın, kucağında çelimsiz bir bebek tutuyordu. Fotoğrafı ilk gördüğümde, anneannem olan o genç kadının kucağındaki bebeğin annem olduğunu sanmıştım, ama kısa zamanda o çelimsiz bebeğin annem olmadığını öğrendim. O bebek ne benim, ne annemin hiç tanımadığı ve bebekken ölen Müjgan Teyze imiş.  Ölüm nedeni: Kabakulak.

Kulağımıza tuhaf geliyor değil mi? Kabakulak hastalığına yakalanıp ölmek!  Bugün hemen hiç duymadığımız bir şey bu. Ama üşenmeyin, hayattaki aile büyüklerinize sorun, size kendi geçmişte kabakulak, kızamık, çocuk felci, menenjit nedeniyle ölen ve sakat kalanları anlatsınlar: kendi çocukları, kardeşleri, arkadaşları….

Çok değil, bundan 30-40 yıl geriye gittiğimizde, bugün adını duyunca kılımızı bile kıpırdatmadığımız hastalıkların, bizim ninelerimizin korkulu rüyası olduğunu görüyoruz. Küçücük bebeklerin ateşlenip toprağa verildiği, gencecik bedenlerin koltuk değneği ile yürümeye çalıştığı dünya çok da uzağımızda değil.

Bugün, çoğumuzun omuz silktiği bulaşıcı hastalıklara yakalanıp ölmüyor olmamızı modern tıp ve aşılara borçluyuz. Ancak insan hafızası nankör, aradan birkaç nesil geçince yaşananlar unutuluyor. Aşılar sayesinde salgınların önü kesilip ölümler azalmaya başlayınca bu hastalıkların bir zamanlar ne kadar tehlikeli ve öldürücü olduğunu unutmuş durumdayız. Bu unutkanlığımız, safsata ve şarlatanlara inanma ihtimalimizi artırıyor. Daha önce detaylı bir şekilde ele aldığımız Aşı Karşıtı Hareket, bu unutkanlıktan faydalanarak yandaş buluyor, insanları desteksiz iddialarla kandırıyor.  Dr. Andrew Wakefield’in yayınladığı ve temel metodolojik hatalar içeren otizm ile aşılar arasında bağlantı olduğunu iddia eden çalışma, geri çekilmesine ve son derece sert eleştirilmesine rağmen, bugün hala yandaş buluyor.  Wakefield’in iddialarının aksini gösteren ve milyonlarca çocuk içeren çalışmalara rağmen aşıları karalama kampanyaları sürüyor ve yandaş toplamaya devam ediyor.

Aşağıdaki infografik, aşı karşıtı akımın çıkış noktası olan Wakefield’in çalışmasının, onu izleyen ve geçersizliğini gösteren ilave çalışmaların ve aşı karşıtı akım nedeniyle ABD’de hortlayan bulaşıcı hastalıkların ciddiyetini kısa ve öz bir şekilde açıklıyor.

Otizm, aşılar ve bilimsel gerçekler

Otizm, aşılar ve bilimsel gerçekler

Avusturalya Skeptikleri de bu hastalıkların gittikçe unutulmasına bağlı önemsenmemesi ve bunun getirdiği ciddi asonuçlardan muzdarip olmuşlar ve etrafta yayılan asılsız söylentiler ve komplo teorilerinin üstesinden gelebilmek içi  bu hastalıkları anımsayan kişilerle yapılan röportajları derleyerek 25 dakikalık kısa bir belgesel hazırlamışlar. Avusturya Skeptikleri başkanı Richard Saunders, isteğimizi kırmadı ve bu videonun Türk okurlarla paylaşılması için tercüme edilmesi konusunda Yalansavar ekibine izin verdi.

Vakit ayırıp izleyin, bir zamanlar her aileden birden çok bebek alıp giden bu hastalıkların gerçek yüzünü anımsayın.

About isil_arican

Yalansavar'ın kurucusu, San Fransisco'da yaşayan bir Tıp Doktoru. Stanford Üniversitesi Çocuk Hastanesi'nde Klinik Bilgi İşlem Direktörü. Bay Area Skeptics Yönetim Kurulu Üyesi. Boş zamanlarında sözde bilimle savaşıyor, Yalansavar'a ve Trepanasyon'a yazıyor, TED çevirileri yapıyor, kedi seviyor, evde bira kaynatıyor, bir de bu aralar The Witcher oynuyor.

8 Yanıt to “Aşı Günlükleri”

  1. Ahmet Alegöz 08 Ocak 2015 12:10

    Öncelikle şunu demek istiyorum ki; her makaleniz gibi bu da harika bir üslupla kaleme alınmış, gayet bilgilendirici bir yazı olmuş. Teşekkürler Işıl Hanım.

    Facebook’ta aşılarla alakalı o kadar çok gezinen gönderi var ki… İşin asıl komik yanı da bu Facebook gönderilerinin hepsinin ortak noktası olan ve nedense tüm aşıların Türk ırkını kısırlaştırmak amacı ile üretilmiş olduklarına dair komplo teorileri ihtiva ediyor olmaları. Yani bu tip safsataları ortaya atan zavallıların her nedense yegane kaygısı çocuklarının otistik veya felçli olmalarından ziyade cinsellik yaşayamayacak ve üreyip çoğalamayacak olması. Bu safsataları yayanlar da belirli bir siyasi veya dini görüşe mensub değil. Siyasi veya sosyoekonomik durum fark etmeksizin her kesimden bu saçmalıklara inananlar var.

    Beğen

  2. Güzel bir konu ve aslında yıllar geçse de insanları bilim’in değil hurafelerin yönettiğini göstermesi açısından da oldukça yararlı bir yazı.

    Aşıların yan etkisi yok mu? Elbette ki var. Fakat aşılar salgınları önlüyor, yaşam süremizi uzatıyor, yaşam konforumuzu arttırıyor, sakat kalmamamızı sağlıyorsa o aşı kendinden bekleneni gerçekleştiriyor demektir. Aşı kullanılmadığında ortaya çıkacak zarar daha kötüyse aşının mutlak surette kullanılması önceliklidir.

    Teşekkürler Işıl hanım…

    Beğen

  3. Aşının öneminin farkındayım ancak güvenemiyorum; çünkü Türkiye’de ne olacağı pek belli olmuyor. Zamanında bozuk çıkan çocuk felci aşıları yüzünden birçok insan şuan yaşamına engelli olarak devam ediyor.

    Beğen

  4. Ben aşı işe otizm Arasında bir bağlantı oldugunu düşünüyorum 6ay içinde değişen farklılaşan çocuğuma 6ayın Başlarında yani 1yaş 8aylıkken ilk hepatit a aşısı vuruldu 6ay sonra ikincisi ve bu aşıdan 4gün sonra ilk ağlama krizimizi geçirdik tam 2 saat durmadan kabus gibi ki bu olay çocuğumda otizmin varlığından emin olmamı sağladı doktora götürdüm şimdilerde tabiki klip sendromu oldugunu düşünüyorum çünkü genetik otizm Özellikleri ağır oldugu halde çocuğumda hafif otizm olması klip sevgisinden kaynaklandı diyebilirim fakat bu aşı hakkındaki düşüncemi değiştirmedi aşı çocuğumda Varolan bişeyi tetikledi tamamen olduğundan emin olmamı sağladı kişi kendi yaşadığını bilir diye düşünüyorum …

    Beğen

  5. fatih temel 24 Haziran 2015 10:19

    Öncelikle şu unutulmamalıdır, aşı şirketlerin ticari malıdır. bu yazılara göre öyle masum ve temiz ürünler ki. hiç hata vermiyorlar gibi bir sunum yapmışsınız.sizce de biraz tuhaf değil mi. cıva gibi bir ağır metal ile hazırlanan aşının insan sağlığına faydalı olması sizce de tuhaf değil mi. Abd ve diğer gelişmiş ülkelerde kullanılan aşılarla Türkiye’de kullanılan aşılar aynı yöntemle mi üretiliyor. lütfen bunu da açıklayın. durun ben söyleyeyim. hayır, aynı yöntemle üretilmiyor. Türkiye ye aşı satan firmalar aynı aşıyı gelşmiş ülkelere satabiliyorlarmı. satamıyorlar çünkü CIVAlı.. Türkiye’de satılan aşılar abd ve diğer gelişmiş ülkelerin yasakladığı yöntemle üretilen aşılar..

    Beğen

  6. Eminim aranizda doktorlar çoktur ve yukaridaki cicili bicili afişi türkçeye çevirirken de tiomersalin sadece grip aşılarında bulunduğu eksik bilgisini gözden kaçırmışsınızdır. Çünkü tiomersal bugun hala kullanilmakta olan ve bebeklere dogar dogmaz vurulan 3 doz Hepatit aşısı icinde de vardır. Ebeveynler cocuklarina yapilan aşıların prospektuslerini hiç olmazsa kutu uzerindeki bilgileri mutlaka okuyunuz.. Bu arada ben aşı karşıtı degilim sadece dogrularin saklanmasina karşıyım. Sevgiler..

    Beğen

  7. Robert F. Kennedy Jr. cıvalı aşıların otizm riskini artırdığını açıklıyor.

    Beğen

    • isil_arican 06 Haziran 2016 10:41

      Bahsettiğiniz video bir politikacıya ait, bir bilim videosu değil. Donald Trump da pekçok şeyi açıklıyor, ancak bir iddiaya inanmamız açıklayan kişinin kimliğine ve politik yetkinliğine değil, o iddiayı destekleyen kanıt ve verilere dayanmalıdır. Pekçok hekim, çocuk hastalıkları uzmanı da babası John F. Keneddy olmak haricinde herhangi bir özelliği ve bilimsel eğitimi olmayan bu beyefendinin açıkladıklarının doğru olmadığını belirtiyor. Bilimsel konulardaki fikrinizi politikacıların söylemlerine değil, biliminsanlarının sunduğu verilere göre oluşturmanızı öneririm.

      Beğen